Kahve öylesine bir şeydir ki, keyfe de gider hüzne de. Geceye de gider, gündüze de. Yalnız da gider, birlikte de. Kahve kokusu ise kokladığımız anda tüm duyularımızı harekete geçirir ve bizi enfes bir lezzetler diyarına götürür. Çoğumuz, onun tadından önce kokusuna bakarız. Kahvenin ilk lezzetini, koklayarak ruhumuzla alırız. Fincanı elimize alır, hafifçe ona eğilerek büyüleyici aromasını içimize çekeriz. Bu, kahve aşıklarının kahveyle selamlaşma şeklidir. Koku bizi alıp götürdüğünde ise damağımız büyük bir hazla kahveyle buluşmayı arzular. Kahve dediğimiz bir şölendir aslında… Koklayarak başlar, yudumlayarak son bulur…
Evde Kahve Nasıl Kavrulur, Hangi Ekipmanlar Kullanılır? Bu güzel mekanlarda otururken aklınıza “Yahu şu mereti bu hale nasıl getiriyorlar? Ne de güzel kokuyor. Ben yapsam
Telvesi ile birlikte pişirilmesi şüphesiz ki Türk kahvesinin antioksidan kapasitesini artırıyor. Böylelikle içeriğindeki polifenoller ile antikanserojen özellik kazanıyor. Yapılan çalışmalar günde 1-3 fincan içilen Türk
Günümüzde kahve tüm Dünya’ya yayılmış sevilen bir içecektir. Dağlarında halen doğal, aşılanmamış, yabani halleriyle yetişen kahve ağaçlarından dolayı Etiyopya (eski adıyla Habeşistan) kahvenin anavatanı kabul